SİZİN İÇİN BURADAYIZ
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Kekemelik, hecelerin veya kelimelerin tekrar edilmesi ile bilinen ve genellikle çocukluk döneminde rastlanan konuşma bozukluğu rahatsızlığıdır. Kekemelik genellikle istemsiz olarak seslerin tekrar edilmesi ile ilişkilendirilmektedir ancak bununla beraber konuşmanın öncesinde kekemeler tarafından blok olarak isimlendirilen normal dışı duraksamaları ve belirli seslerin uzatılmasını da kapsamaktadır.
Kekemelik çocukluk döneminden itibaren başlayabilmektedir ve ömür boyu devam edebilir. Bu konuşma bozukluğunun tam olarak nedeni bilinemese de çeşitli faktörlerin üzerinde etkili olduğu düşünülmektedir. Kekemeliğin üzerinde etkili olabilecek çeşitli faktörler; genetik unsurlar, nörolojik unsurlar, çevresel etmenler ve çeşitli duygusal faktörler olarak ele alınabilir. Özellikle, stres ve anksiyete gibi duygusal birtakım faktörlerin kekemelik üzerinde etkili olabildiği bilinmektedir. Kekemelik tedavisi, genel olarak kişide görülen belirtileri hafifleterek semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olacak biçimde gerçekleştirilir.
Kekemelik konuşmanın akıcılığının bozulduğu bir rahatsızlıktır. Kekeleyen kişi ne söylemek istediğini bilir ancak bunu söylerken zorluk yaşar. Konuşma sırasında kelimelerde ve hecelerde takılarak, kelimeyi ve heceyi tekrarlar ve uzatırlar. Aynı zamanda zor bir kelime veya sese ulaştıklarında da duraksayabilirler. Kekemelik çocukluk döneminden itibaren başlayarak yaşam boyu sürebilmektedir. Kekemeliğin tam olarak neden kaynaklandığı bilinmemekte fakat, nörolojik faktörler, genetik faktörler, duygusal faktörler gibi unsurların kekemelik üzerinde etkili olduğu düşünülmektedir.
Kekemelik farklı şekilde görülebilen bir konuşma bozukluğudur. Bazı durumlarda bir hecenin tekrarlanması biçiminde olurken bazı durumlarda bir hecenin uzatılması ya da söylenememesi biçiminde olabilmektedir. Kekeme olan kişiler çoğu zaman cümlesini tamamlamakta zorluk çekmektedir. Bazı kişilerde kekemeliğe, konuşma bozukluğunun yanı sıra mimiklerde eşlik edebilmektedir. Çocuklarda kekemelik sık olarak 2-6 yaş aralığında görülür fakat genel itibarıyla çocukluk döneminin bir kısmında uzun veya kısa süreli kekemelik görülebilmektedir.
Kekemeliğin tedavisi çoğu zaman belirtileri hafifletmeğe ya da kontrol atına alabilmeye yönelik olmaktadır. Tedavi süreci genellikle konuşma terapisti tarafından yönetilmektedir. Kişide ki kekemelik türüne, şiddetine ve kişinin ihtiyaçlarına göre uygun tedavi yöntemi benimsenmektedir. Özellikle küçük yaşta fark edilen kekemelik durumu hafifletilebilmektedir. Kekemelik tedavisi adına uygulanabilecek yöntemlerin her zaman kesin çözüm sunamayabileceği bilinmelidir.
Kekemelik birçok unsurun etkisiyle oluşabilmektedir. Kekemeliğin gelişmesine neden olabilecek faktörler arasında; genetik, çevresel, dilsel, motor, bilişsel ve nörolojik faktörler sayılabilir. Kekemeliğe çok sayıda unsur birlikte de neden olabilmektedir. Farklı nedenlerin kişiye farklı düzeylerde etkileri kekemeliğin gelişimine katkı sunabilmektedir.
Kekemeliğin gelişiminde etkili olan bazı faktörlere şu şekilde değinebiliriz;
Genetik unsurlar; Kekeleyen bireylerin birçoğunun yakın ya da uzak akrabalarında da kekeleme görülebilmektedir.
Nörolojik etkiler; Kekeleme durumu olan kişilerin beyin yapı ve işleyişlerinde farklılıkların görüldüğü bilinmektedir. Konuşmanın akıcı bir şekilde gerçekleşmesinde beynin işlevleri önemli bir rol oynamaktadır.
Dilsel unsurlar; Kekemeliğin ortaya çıktığı dönem genellikle çocukların dil gelişimlerinin hızlandığı bir dönemdir. Bu dönem özellikle dil ile ilgili gelişimsel unsurların etkisine işaret etmektedir. Özellikle çocukluk döneminde dil gelişiminde yaşanabilecek bazı sorunlar kekemelik üzerinde etkili olabilmektedir.
Çevresel faktörler; Çocuğun dil gelişimini etkileyebilecek, arkadaş çevresi, aile ve eğitim gibi çevresel faktörlerde kekemeliğin gelişimine etki edebilmektedir.
Duygusal faktörler; Yapılan çalışmalara göre kekeleyen çocukların kekelemeyen yaşıtlarına nazaran duygusal olarak daha hassas ve tepkisel oldukları görülmüştür. Aynı zaman da kekeleyen kişilerin kaygı düzeylerinin yüksek olduğu, çekingen ve mükemmelliyetçi karakter özellikleri sergiledikleri de görülmektedir.
Bu faktörler kekemelik üzerine ayrı ayrı etki edebileceği gibi çeşitli faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucunda da kekemelik görülebilmektedir. Birçok kekemelik durumun altında birden fazla etkene rastlanabilir ve bu durum kişiden kişiye değişiklik gösterebilmektedir.
Kekemeliğin temel belirtileri arasında, konuşma sırasında duraklamalar, kelime ve hecelerin tekrarlanması ve uzatılması ve konuşurken tereddüt etme gibi durumlar gösterilebilir. Kekemeliğin belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir.
Kekemeliğin yaygın olarak görülebilen belirtilerine şu şekilde değinebiliriz;
Kekeme kişiler özellikle stres altında, yorgun olduklarında veya gergin olduklarında daha fazla kekelerler. Bununla birlikte kendi kendine konuşurken veya şarkı söylerken daha rahat olabilirler.
Kekemelik genellikle ilk olarak aile bireyleri veya öğretmenler tarafından fark edilmektedir. Kekemelik şüphesi görüldüğünde kişi, öncelikle çocuk hekimi veya çocuk psikiyatristi tarafından değerlendirilir daha sonra ise konuşma terapistine yönlendirilir.
Kekemelik teşhisinde yararlanılan bazı yöntemlere şu şekilde değinebiliriz;
Kekemelik tedavisi genellikle kişide görülen kekemelik belirtilerinin hafifletilmesine veya kontrol altına alınmasına yöneliktir. Tedavi araçları genellikle uzman bir konuşma terapisti tarafından yönlendirilmektedir. Özellikle kekemeliğin erken dönemde tespiti ve tedavi uygulamalarına başlanılması rahatsızlığın yaşam boyu sürecek bir konuşma bozukluğu olmasının önüne geçebilmektedir. Kullanılan çeşitli tedavi yöntemleriyle çocuklarda konuşmanın akıcı hale gelmesi ve çocuğun iletişime açık olması amaçlanmaktadır. Uzmanlar genel olarak tedavinin sonucunu izlemek adına 3-4 ayda bir değerlendirme yapabilmektedir.
Kekemelik tedavisinde kullanılabilen bazı önemli tedavi yöntemlerine şu şekilde değinebiliriz;
Kekemelik bazı durumlarda kendiliğinden düzelebilmektedir. Ancak bu durumun her kekeme için geçerli olacağı söylenemez. Özellikle bazı çocuklar zaman içerisinde rahatsızlığın belirtilerini kendisi aşarak daha akıcı bir biçimde konuşabilmektedir. Bununla birlikte bazı kişilerde kekemelik yaşam boyu sürebilmektedir.