SİZİN İÇİN BURADAYIZ
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Bronşit, patojenler tarafından meydana gelen enfeksiyon veya tahriş sonucunda bronşiyal tüplerin akut veya kronik olarak iltihaplanması sonucunda gelişen rahatsızlıktır. Soluk borusundan her iki akciğere doğru uzanan iki adet bronş bulunmaktadır. Bronşların iltihaplanması öksürük ve balgam gibi durumlara neden olabilmektedir. Bronşit özellikle kış aylarında birçok kişiyi etkileyebilen solunum yolu rahatsızlıklarındandır.
Bronşit, akut ve kronik olmak üzere 2 tür’ e ayrılır. Belirtileri genellikle grip veya soğuk algınlığı ile benzerlik göstermektedir ve de zaman içerisinde daha şiddetli bir hal alabilir. Bununla birlikte, halsizlik, yorgunluk ve ateş gibi de semptomlar izlenebilmektedir. Bronşit tedavisinde temel yaklaşım rahatsızlığın semptomlarını bir an önce gidererek kişinin yaşam kalitesini artırabilmektir. Bronşite iyi gelebilen doğal uygulamalar arasında; bol miktarda su tüketilmesi, nemlendirici kullanımı ve özellikle balgam söktürücü bitkisel çayların içilmesi gösterilebilir.
Bronşlar, solunum yoluyla dışarıdan aldığımız havayı, kanın oksijenlenmesini sağladığı alveol olarak bilinen keseciklere taşıyan hava yolları olarak tanımlanabilir. Bronşların iltihaplanması ve mukus ile dolması sonucunda bronşit rahatsızlığı meydana gelmektedir. Genellikle kış aylarında daha çok gözlenen hastalık, tipik olarak görülen soğuk algınlığı belirtilerinin yanı sıra, öksürük, hırıltılı biçimde solunum gibi durumları da beraberinde getirerek daha ağır bir tabloya neden olabilmektedir. Bronşit, tedavi edilmediği durumlarda zatürreye kadar ilerleyebilmektedir.
Bronşitin, akut ve kronik olmak üzere 2 türü bulunmaktadır. Kişinin hastalık geçmişine, yaşına, mevsim geçişlerine göre bronşit türü değişiklik gösterebilmektedir. Geçici bir bronşit türü olarak bilinen akut bronşit genellikle soğuk algınlığı veya gribe bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Kronik bronşit ise uzun süreli bronşit türü olup, genellikle sigaradan kaynaklanmaktadır. Kronik bronşit türü daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilmektedir.
Bronşitin birçok belirtisi olabilmektedir. Bu belirtiler arasından en yaygın görüleni balgamlı öksürük olarak bilinmektedir. Bu öksürük türü aynı zamanda hırıltılı bir sesle karakterizedir. Aynı zamanda, nefes darlığı, alerjik reaksiyonlar ve yorgunluk hali de bronşitin önemli belirtileri arasında sayılabilir. Tedavi edilmediği durumlarda ilerleyen bir özellikte olan bronşit teşhisi konulduğu zaman kaybedilmeden tedavi planı uygulanmalıdır. Özellikle akciğer sağlığının korunabilmesi adına bronşitin zamanında teşhisi ve kısa süre içerisinde tedavi edilmesi büyük önem arz etmektedir.
Bronşit türleri, akut ve kronik bronşit olarak 2’ye ayrılmaktadır. Semptomların kısa sürdüğü ve kendiliğinden iyileşebilme gösterdiği bronşit türüne akut bronşit denilmektedir. Hastalığın sık sık tekrar ettiği veya uzun süre iyileşmediği halde ise kronik bronşit söz konusudur.
Bronşit hastalığının türlerine genel olarak şu şekilde değinebiliriz;
Bronşite neden olan unsurlar farklılık göstermektedir. Akut ve kronik bronşitin nedenleri farklı olabilmektedir. Bronşit, virüs ve bakterilerin etkisiyle akciğerlere giden hava yollarının tıkanması sonucunda gelişim gösterir. Bununla birlikte; astım, sigara kullanımı ve alerji durumu da bronşit nedenleri arasında sayılabilir.
Bronşite neden olan unsurlara genel olarak şu şekilde değinebiliriz;
Bronşitin ortaya çıkma nedenine göre semptomların şiddeti de değişiklik gösterebilmektedir. Özellikle uzun yıllar boyunca sigara kullanmış veya sigara dumanına maruz kalmış kişilerde bronşit daha şiddetli ve sık olarak görülmektedir.
Bronşit belirtileri genellikle grip veya soğuk algınlığı belirtileri ile benzerlik göstererek başlamakta ve zaman içerisinde daha şiddetli bir hal alabilmektedir. Hastalığın en yaygın belirtileri arasında öksürük gösterilebilir. Akut bronşitte daha çok kuru ve tahriş edici bir öksürük görülürken, kronik bronşitin belirtileri ise balgamın eşlik ettiği sürekli öksürük durumudur.
Bronşit rahatsızlığının bazı önemli belirtilerine şu şekilde değinebiliriz;
Bu belirtilerin yanı sıra; akut bronşit sonucunda soğuk algınlığı semptomları olarak da belirtebileceğimiz, hafif baş ağrısı veya vücut ağrıları da görülebilmektedir. Belirtilerin gözlendiği kişilerin en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurması gerekmektedir.
Özellikle hastalığın ilk zamanlarında belirtileri soğuk algınlığına çok benzemektedir. Bronşiti teşhis etmek amacıyla kullanılan özel bir test bulunmamaktadır. Doktor tarafından gerçekleştirilen fiziksel muayene ve hastanın tıbbi öyküsünün dinlenmesi ile ön teşhis konulabilmektedir. Teşhisin konulabilmesi adına fiziksel muayene her ne kadar önemli olsa da birtakım görüntüleme teknikleri ve kan testleri ile kesin teşhis konulabilmektedir.
Bununla birlikte, bronşit teşhisi konulabilmesi adına yararlanılan bazı önemli testlere şu şekilde değinebiliriz;
Bronşit tedavi uygulamasına karar verilmeden hastalığın altında yatan unsurun saptanması gerekmektedir. Bakteriyel bir nedene bağlı olmayan bronşit türlerinde antibiyotik kullanımı etkili olmamaktadır. Akut bronşitin iyileşme sürecinde istirahat büyük önem arz eder. Bol sıvı tüketiminin yanı sıra, semptomların hafiflemesini sağlayacak bazı ilaçların kullanımı da işe yaramaktadır. Kronik bronşit tedavisinde ise genellikle ilaç tedavisinden yararlanılır.
Antiviral ilaçlar, antibiyotikler, öksürük kesici ilaçlar, antienflamatuar ilaçlar ve bronkodilatörler hastalığın tedavisinde kullanılabilecek ilaç türlerindendir. İlaçla tedavinin yanı sıra solunum tedavisi de yararlı olabilmektedir. Bronşit sonucunda solunum egzersizlerinin uygulanması rahatsızlıkla birlikte ortaya çıkan nefes darlığı gibi belirtilerin hafiflemesine yardımcı olabilmektedir. Bronşit özellikle önlenebilir hastalıklar arasında yer almaktadır.
Bronşite iyi gelen ve evde uygulanabilecek bazı yöntemlerden söz edilebilir. Ancak bronşit, evde uygulanacak yöntemler ile tamamen tedavi edilemeyebilir. Doktor kontrolünde uygulanabilecek bazı basit ve pratik yöntemlerle hastalığın tedavi sürecine katkıda bulunulabilmektedir.
Bu önemli uygulamalara şu şekilde değinebiliriz;