SİZİN İÇİN BURADAYIZ
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Öneri ve Şikayetlerinizi Bize Yazın
* Bu alanlar gerekli
Lenf bezi, vücudun enfeksiyonlara ve çeşitli hastalıklara karşı direnmesinde rol oynayan bağışıklık sisteminin önemli bir parçasıdır. Lenf sistemi yapılarında meydana gelen kanser türüne ise lenf kanseri denilmektedir. Lenfoma olarak da bilinen lenf kanseri erken teşhis edildiği durumlarda tedavi edilebilmektedir. Lenf sistemi hem dolaşım hem de bağışıklık sistemi ile ilişkilidir ve vücudun direnç sistemin de çok önemli bir yer tutar.
Genel olarak lenf bezlerinde görülmekte olan lenf kanseri, erkeklerde kadınlara kıyasla daha fazla görülmektedir. Yaygın olarak lenf bezlerinde çoğalmaya başlayan kötü huylu hücreler, lenf bezlerinden kemik iliği, karaciğer ve dalak gibi vücudun diğer organ ve dokularına da yayılabilmektedir. Lenf kanseri özellikle çocukluk çağında daha sık görülebilen bir kanser türü olarak bilinmektedir.
Lenf kanseri ya da diğer bir tabirle lenfoma, bağışıklık sisteminin önemli bir parçası olan lenf sistemindeki; lenfositler, lenf düğümleri ve lenf damarları gibi yapılara tutunan kanser türüdür. Lenf kanserinin en sık görüldüğü yerler lenf bezleri olmaktadır. Lenf bezleri vücudumuzun en önemli savunma mekanizmalarındandır. Vücutta yer alan binlerce lenf bezi sayesinde, enfeksiyon ve çeşitli hastalıklara karşı direnç sağlanarak mücadele edilmektedir.
Lenfomalar genel olarak Hodgkin ve non- Hodgkin olmak üzere 2 grupta incelenmektedir. Her iki lenf kanseri türünde de belirtiler benzer olabilir ve hastalığın türünün belirlenmesinde çeşitli teşhis yöntemlerinden yararlanılır. Lenf kanseri belirtileri özellikle erken dönemlerde fark edilmeyebilir. Lenf nodlarında görülen büyüme, şişkinlik hastalığın önemli belirtileri arasında yer almaktadır. Şişen lenf bezleri, boyun, göğsün üst bölgesi, kol altı ve kasıkta yer almaktadır.
Lenfomanın spesifik nedeni henüz tam olarak aydınlatılamasa da lenfosit olarak bilinen hücrelerin kontrolsüz biçimde çoğalmalarının hastalığı tetiklediği bilinmektedir. Kötü huylu lenfositler lenf bezleri dışında karaciğer, dalak, kemik iliği ve diğer organlara da yayılabilmektedir. Lenfoma özellikle çocukluk döneminde daha sık görülmektedir. Lenfoma risk faktörleri arasında ise, ilerleyen yaş, bağışıklık sisteminin dengesinin bozulması, bazı enfeksiyonların gelişmiş olması ve cinsiyet gibi unsurlar yer almaktadır.
Lenfomanın belirtileri genellikle başka hastalıkların semptomları ile benzerlik gösterebildiğinden hastalığın erken evrede teşhis edilmesi zor olmaktadır. Genellikle lenf bezlerindeki şişmeden dolayı hastaneye başvurulmaktadır. Lenfoma tanısında öncelikle hastanın detaylı bir tıbbi öyküsü dinlenirken sonrasında fiziksek muayene yapılır. Lenf kanserinin tedavisinde temel amaç ise çoğalan kanser hücrelerini durdurarak tamamen ortadan kaldırmaktır. Lenfoma tedavisinde kullanılabilen çeşitli yöntemler mevcuttur.
Lenf kanserinin oluşma sebebi tam olarak tespit edilememiştir. Ancak hastalığa DNA yapısında değişim olan ve kontrolden çıkarak sürekli büyüyüp çoğal kötü huylu hücrelerin sebep olduğu bilinmektedir.
Bununla beraber lenf kanserinin oluşumunda etkili olarak görülen bazı faktörlere şu şekilde değinebiliriz;
Lenfoma belirtileri başka hastalıkların semptomları ile benzerlik gösterebilmektedir. Hastalığın belirtileri genellikle erken dönemde fark edilememektedir. Hastalığın erken dönem belirtileri genellikle ayırıcı olmamaktadır. Belirtiler genellikle tutulumun gerçekleştiği organ ve dokulara göre değişiklik gösterebilmektedir. Lenf kanserinin ilk belirtisi, nedensiz olarak ortaya çıkan lenf bezlerindeki şişlik ve ağrı olmaktadır.
Bununla birlikte lenf kanserinin bazı önemli belirtilerine şu şekilde değinebiliriz;
Lenf kanseri evrelemesi, tutulumun olduğu alanın büyüklüğü, konumu, sayısı ve hastalığın şiddeti baz alınarak yapılabilmektedir. Hastalığın evresinin tespit edilmesinde bilgisayarlı tomografi (BT) ve pozitron emisyon tomografisi (PET) gibi görüntüleme yöntemleri önemlidir. Hastalığın evrelemesi özellikle yayılım düzeyinin tespit edilebilmesi adına önemlidir.
Lenf kanserinin evrelerine şu şekilde değinebiliriz;
Lenf kanserinin teşhisi genellikle çeşitli tanısal test ve prosedürleri içermektedir. Şüpheli görülen belirtilerin değerlendirilmesi için hastanın tıbbi geçmişi incelenerek, fiziki muayene gerçekleştirilir. Lenf düğümlerinde şişlik gözlenmişse biyopsi yapılabilmektedir. Biyopsi ile lenf düğümünden veya diğer lenfomadan etkilenen dokulardan küçük bir örnek alınarak laboratuvar da incelenmektedir. Bununla birlikte, hastalığın teşhis edilmesinde çeşitli görüntüleme yöntemlerinden de yararlanılır.
Lenf kanserinde kullanılabilecek çeşitli tanı yöntemlerine şu şekilde değinebiliriz;
Lenf kanseri tedavisinde temel amaç hastalığın ilerlemesini durdurarak hastalığı tamamen ortadan kaldırabilmektedir. Lenf kanseri tedavisinde kullanılan çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Tedavi sürecinde öncelikle hastalığın türüne ve lenfomanın saldırganlık düzeyine bakılmaktadır.
Lenfoma tedavisinde yararlanılabilecek bazı önemli yöntemlere şu şekilde değinebiliriz;
Lenf sistemi özellikle vücudun iç düzeninin sağlanmasında ve bağışıklık sisteminde önemli yer tutan bir sistemdir. Lenf sistemindeki dengesizlikler veya bozulmalar lenf kanseri veya başka rahatsızlıkların habercisi olabilmektedir. Hastalığın erken teşhis edilmesi tedavisi açısından büyük önem teşkil etmektedir.